top of page

BANA ULAŞIN

We'd love to hear from you

"Hayatı sonuna kadar yaşa" denir ya hepimize, işte ben bunun için buradayım. PAPILLON, ilgi duyduğum konularda bir şeyler yazdığım ve benim için hayatta önemli olan şeyleri okuyucularımla paylaştığım bir platform. Siz de arkanıza yaslanın ve tadını çıkarın.

  • Instagram

Find us on Facebook

2022 YAPILACALAR LİSTESİ (1).png
Ara

Bir yolculuktan sesleniyorum size. Ucu bucağı olmayan ıssız ve uzun bir yolculuk bu. Kimi, hayat diyor bu yolculuğa. Kimi, gidişat. Ama zaten hayat bir gidişattan ibaret değil midir?

Pek çok şey görüp tanık oluyorum bu yolculukta. Bazen bir ağaç, bazen bir dağ, bazen yaşlı bir adam, bazen de sadece yol.

Dönesim yok bu yoldan geriye. Belki de geçmişe gitmekten korkuyorumdur. Oysa geçmiş olmasa geleceğin ne anlamı kalır, ne de benliği.

Bazen kuş olmak istiyorum bu yolculukta. Uçabildiğim kadar uzanmak için gökyüzüne. Bazen ağaç olmak istiyorum. Benim gibi bu yolculuktan yorulanlar gölgemde dinlenebilsin diye. Bazen gökyüzü olmak istiyorum. Tüm kudretimle hâkim olmak için yeryüzüne. Bazen de güneş olmak istiyorum. Yeri geldiğinde ısıtmak, yeri geldiğinde yakıp kavurmak için.

Ne çok istiyorum farkında olmadan. Doyumsuzluk bendeki. Yaşanmışlıktan kalan ya da, yaşanamayandan gelen bir doyumsuzluk.


Günümüzde o kadar zorlaştı ki her şey, tabi bunların başında geçim derdi geliyor. Evine ekmek götüremiyor çoğu insan. Hatta sırf bu yüzden intihar edenleri söylemiyorum bile.


Sorumsuzluklar yüzünden bitmek yerine artan vaka sayıları sayesinde son bir yıldır işsiz ülkenin çoğu.



Yeni mezun, taze beyinler... Hani şu tecrübesiz oldukları için “biz sizi ararız.” diye kandırılan ama asla aranmayan kitle mi? Henüz yeni emekleyen bir bebekten koşmasını beklemek gibi şimdikiler.


9,8 milyon işsiz ne demek siz biliyor musunuz? Belki bilmiyorsunuzdur diye söyleyeyim, ülkenin sonu demek. Birçok ülkenin nüfusundan kalabalık bizdeki işsiz insan sayısı. Buna bir çözüm bulunur mu? Sanmam. İşsizlik yüzünden göç ediyor çoğu insan doğduğu, büyüdüğü topraklardan.

Aile neydi? Zor günlerde bencillik yaparak aradan sıyrılmak mı? Yoksa ben elimden geleni yaptım deyip kenara çekilmek miydi? Hiçbiri değildi aile. Beraber gülüp beraber ağlamaktı. Kalan son bir lokmayı paylaşmaktı. Sadece iyi günde değil kötü günde de bir olabilmekti. Her zaman destek olabilmekti aile.

İnsan doğup büyüdüğü ailesini seçemiyor ama, seçim hakkım olsaydı yine aynı evde ve aynı ailede gelmek isterdim dünyaya. Bir tek kan bağıyla değil can bağıyla da bağlı olabilmektir birbirine aile. Beraber kimseye anlatılmayacak özel anılara sahip olabilmektir. Kimisi için saçma ve basit olan şeylerin onlarla aranızda eşsiz ve mükemmel olmasıdır. En çaresiz anda sevgi dolu sıcak bir bakıştır. Yanlarında olunca daima güven ve huzur veren insanlardır. Hiçbir düşmanın giremediği tek kaledir aile… Onlarla birlikte öyle sağlam kuleler örersiniz ki kimse yıkamaz orayı ve kimse asla zarar veremez size…

Bir masanın etrafında tüm sorunlara eyvallah deyip, çözüm aramaktı. Kimi kaçıyor o masaya oturmaktan. Kaçmayın! Çünkü bir gün kaçabileceğiniz bir masa bile bulamayabilirsiniz. Hazır zamanınız varken gülmeyi esirgemeyin ne kendinizden, ne ailenizden. Sevginin en güçlü hâlidir aile…

Bize Ulaşın

Gönderdiğiniz için teşekkür ederiz!

bottom of page